Bir Rumeli Rüyası - Eski Yugoslavya - Güner Arslan - Nota Bene Yayınları
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 29.60 TL | 29.60 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 29.60 TL | 29.60 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 29.60 TL | 29.60 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 29.60 TL | 29.60 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 29.60 TL | 29.60 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 29.60 TL |
Havale / Eft | 29.60 TL |
Posta Çeki | 29.60 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Bir Rumeli Rüyası - Eski Yugoslavya - Güner Arslan - Nota Bene Yayınları
Geçmişi her anışında insan yeniden yazar. Hatırlayışın doğası bu... İnsan, görebilmek için çoğu zaman anıları kendinden uzaklaştırır. Dönüp bakabilmek için… Anılar eskidikçe öyküleşir ve o öyküye tutunup kalır. Buna tanıklık denir. Tanıklık etsin diye taşır kişi öyküleri omzunda. Ama gerçek ama benzer…
Güner Arslan da çocukluğunun Yugoslavya’sına, Yugoslavya’dan Bozkır’a göç edenlerin dünyasını taşıyor bize. Bildiklerini, gördüklerini ve duyduklarını öykülere bırakıyor. Bir nevi geçmişe borcunu ödüyor.
Bir Rumeli Rüyası: Eski Yugoslavya, Tito dönemi Yugoslavya’sından Türkiye’ye uzanıyor bu yüzden. Güner Arslan on beş öyküyle, on beş farklı yaşamın tanıklığına soyunuyor. İnandıklarıyla yaşamları bir türlü uyuşmayanları, göçe zorlanıp köklerinden koparılanları; dinin ve milliyetçiliğin kanla böldüğü insanları anlatıyor.
“Tito’nun ölümü halinde neler olabileceğini konuşanlar haklı çıktı. Tito öldü. Üç, beş yıl içinde halklar arasındaki birlik ruhu güneş görmüş kar misali eriyiverdi. Azınlık milliyetçiliği silahını ateşleyenler, tiyatro seyreder gibi seyrettiler olan biteni. Hırvatlar biz Germen ırkıyız diye böbürlendi önce. Boşnaklar en zengin kültüre sahip olmalarıyla övündü. Sırplar Yugoslavya’nın çimentosuyuz biz diyerek meydan okudu. Sonra silahlar çekildi. Rumeli ve Yugoslavya bir rüya gibi anılarda kaldı sadece,” diyor Arslan ve uykudan sıçrayanların yaşanmışlıklarına bakıyor. İnsanlığa yeni hikâyeler veriyor.
“Biraz kurgu, biraz gerçek. Hepsi bizim hikâyemiz. Başka nesillere aktarılsın diye…”