Satranç - Stefan Zweig - Librum Kitap
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 30.00 TL | 30.00 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 30.00 TL | 30.00 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 30.00 TL | 30.00 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 30.00 TL | 30.00 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 30.00 TL | 30.00 TL |
100 TL nin altındaki tutarlar için taksit yapılamamaktadır. |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 30.00 TL |
Havale / Eft | 30.00 TL |
Posta Çeki | 30.00 TL |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Satranç - Stefan Zweig - Librum Kitap
Tam da tarih çökerken beliren ateş insanlarına çiçek atmıştır Stefan Zweig. Her çağın yenilmişlerine, uzağı iyi görenlere, kenar insanlarına, menzili yurt tutanlara, uçurumlara tırmandıkça burçlara düşenlere, çığ altında kalsa da kulağında karanfil taşıyanlara adamıştır yazma yetisini. Unutmadık bizler de, buğulu bir şafak vakti diz çökmüş dünyaya veda eden Zweig’ı. Öyle ki Zweig, acı kemirdikçe yüzünü gülmeye cüret etmiştir; esirgemeden söylemiştir sözünü; söylemiş ve ruhunu kurtarmıştır!
Zweig gibi sevmek! Evet, insana inancın can çekiştiği çağımızda, dünyayı yeniden büyülemek için onun gibi sevmek, bilişsel olmanın çok ötesinde, gündelik yaşamın kaleleri (güç, zenginlik ve iktidar mekanları; değer, anlam ve yapıntı özne piramitleri) karşısında ontolojik bir reddiye olabilir ancak. Zweig, biyografilerini yazdığı kişileri sevmiştir! Onun için sevgi ölçüsüzlüktür ve bu ölçüsüzlüğün maddi temeli, verili haliyle dünyanın yetersizliğidir. Bizler onun yazdıklarını okurken, onun bu kişilerin acılarını duyumsadığını sezeriz. Onu çeken şeyin bu şahsiyetlerin çektikleri acılar olduğunu bile söylemek mümkündür. Fakat onun acıyla ilişkisi poetiktir ve bütün praksisi bu paralaksta biçimlenmiştir; mesiyanik çileci bir acı anlayışı ona çok uzaktır. Her ne kadar metne adamış olsa da yaşamını, yazdıklarında salgıladığı imgeler, onun içindeki ressamın metne musallat olan doğasıdır. Yaşamını anlattığı birinin herhangi bir anını, o ana anlamını veren duygusunu, düşüncesini, bedeninin aldığı formu, içinde belirdiği mekanı betimlerken oluşan resimsel durumu görmemek mümkün değildir. Tolstoy’da gördüklerini işiten ve Dostoyevski’de işittiğini gören Zweig, Shakespeare’de tenin dünyasını kat etmiştir.