Zalalı - Turan Ali Çağlar - Literatür Yayıncılık
Hiç mesaj bulunmadı
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 133.20 TL | 133.20 TL |
2 Taksit | 69.26 TL | 138.53 TL |
3 Taksit | 46.62 TL | 139.86 TL |
4 Taksit | 35.30 TL | 141.19 TL |
5 Taksit | 28.50 TL | 142.52 TL |
6 Taksit | 23.98 TL | 143.86 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 133.20 TL | 133.20 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 133.20 TL | 133.20 TL |
2 Taksit | 69.26 TL | 138.53 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 133.20 TL | 133.20 TL |
2 Taksit | 66.60 TL | 133.20 TL |
3 Taksit | 46.18 TL | 138.53 TL |
4 Taksit | 34.97 TL | 139.86 TL |
5 Taksit | 28.24 TL | 141.19 TL |
6 Taksit | 23.75 TL | 142.52 TL |
Taksit | Tutar | Toplam |
---|---|---|
Tek Çekim | 133.20 TL | 133.20 TL |
2 Taksit | 69.26 TL | 138.53 TL |
3 Taksit | 46.62 TL | 139.86 TL |
4 Taksit | 35.30 TL | 141.19 TL |
Ödeme Türü | Toplam Tutar |
---|---|
Diğer Kredi Kartları | 133.20 TL |
Havale / Eft | 133.20 TL |
Posta Çeki | 133.20 TL |
Kapıda Ödeme | 148.20 TL |
Kapıda ödemeli siparişlerde +15,00TL kapıda ödeme hizmet bedeli ilave edilir. |
- Vade farksız taksitler KOYU renkte gösterilmektedir.
- X+X şeklinde belritilen taksitler (Örneğin: 2+3) 2 taksit olarak işleme alınmakta ancak ilgili bankanın kampanyası dahilinde 2 taksit üzerinden işlem yapıldığı halde 2+3 yani 5 taksit olarak kartınıza ve ödemenize yansımaktadır. (2 taksit seçilmiş olsa bile banka kampanyası dahilinde ekstradan vade farkı eklenmeden işlem 5 taksite bölünmektedir.)
Zalalı - Turan Ali Çağlar - Literatür Yayıncılık
Osmanlı bürokrasisinin korumasındaki zulmün üzerine korkusuzca giden Zalalı, Toroslarda bir mite dönüşür; derebeyin, eşkıyanın korkulu rüyası olur. Öte yandan kıyıcı ve acımasız serüvenin içinde yeşeren aşk da geleceğin umududur.
Benzersiz bir serüveni doğanın diliyle yazan Turan Ali Çağlar, bazı çıkar odaklarınca körüklenen Türk-Ermeni sorununu da hümanist bir bakışla ele alıyor.
Zalalı evinin önüne sebze fideleri dikiyordu. O sırada Leon, Agop ve Nubar geldiler. Selam vererek oturdular. Zalalı’nın kahve içme önerisine aldırmadılar. Leon, “Müslümanlığımızı kabul etmedi sancak meclisi. Sancağın vergileri azalmış da, bizden aldıkları ‘Bedeli askeriye’ vergisini kaldırmayacaklarmış. Mutasarrıf diyor ki; ‘Müslüman olmanıza, adlarınızı değiştirmenize bir şey demem. Fakat daha önce ödediğiniz vergiyi sürdüreceksiniz.’ Yahu böyle şey olur mu? Bunlar bizim altın ambarımız olduğunu mu sanıyor? Şu dağ başında bileğimizle geçinen yoksul ustalar olduğumuzu bilmiyorlar mı?”
Sustu. Bir dakikaya yakın kimseden ses çıkmadı. Zalalı neden sonra, “Ne bileyim Emmi. Şehir adamlarının oyunlarına aklım ermez. Senin anlattığına göre bu işler, mebus mu ne karın ağrısı, o herifin başının altından çıksa gerek. Bekleyelim bakalım ne olacak?” dedi. Agop, “Değirmen aşağıda kaldığı için tapunun içine girmiyor. Onu da içine aldırsalardı, öteki iki müslüman köyünün tarlaları da tapunun içine girecekti. Tabii, o kadarını göze alamadılar. Güçleri ancak biz gariban Ermenilere yetti. Senin değirmen duracak amma suyunu keserlerse ne yapacaksın?” deyince Zalalı içini çekti. “Nice zaman önce beladan kaçayım diye karar almıştım. Ne kadar kaçsam da bela beni arayıp buluyor. Kerimlerli Kadir Emmi böyle olacağını söylemişti. Ne yapayım Agop Kardaş. Karacaoğlan’ın dediği gibi; ‘Yiğidin alnına yazılan gelir’ der, başımın çaresine bakarım,” dedi.